Memleketi sarmalayan sorunlar çözüm bekliyorsa, Halkın büyük çoğunluğu yüksek enflasyonun altında eziliyorsa, semt pazarlarındaki artıkları toplayan vatandaş sayısı her geçen gün artıyorsa.

Kısacası memleketteki yaşam koşulları olumlu değilken, bütün bunlar bir kenara bırakıldı ve ülke döndü dolaştı, yine Anayasa tartışmalarına kilitlendi. Ortada uygulanan bir Anayasa olmasına karşın kabahat yine Anayasa'nın oldu. Gereğini yaptığı halde suçlu olduysa vay memleketin haline?

Hiçbir ülkede olmadığı kadar Anayasa tartışmalarının yaşandığı bir acayip yer bizim ülkemiz sanırım. Bunun nedeni de politikmi, ben merkezli taleplermi, Hep bitmeyen bireysel arzularmı? Hâlbuki toplumsal ihtiyaçlarının karşılanması olmalı. Anayasa Mahkemesi'nin kararını tanımayan yerel mahkeme var. Ağır cezadan sonra hem Anayasa Mahkemesi'nin kararını tartışmaya açan, hem de verdiği bir karar için suç duyurusunda bulunan bir Yargıtay Ceza Dairesi var.Umarız ki bütün bu olanlar memleketi sıkıntıya sokmadan düzelir.Çünkü içeride ve dışarıda ülkemize diş bileyenler çok. Bazen diyorum ki; Olacak o kadar tv’de güldürü programı yapardı Rahmetli Levent Kırca. Kırca’nın skeçlerine döndü gerçekten memleket. Her şey ancak skeçlerde olacak kadar acayip…

Aslında buna yakın acayiplikler ülkemizde daha önce de yaşanmadı değil. Örneğin; 8.Cumhurbaşkanı Turgut Özal’ın “Anayasa'yı bir kez deleceğiz ama ne yapalım” sözlerini de hatırlayalım. Demek ki Anayasa bir ya da birkaç kez delinebiliyormuş!

Acayip işler var memleketimizde…