Uzun süredir bölge halkı ve doğaseverlerin milli park statüsü kazanmasını talep ettiği Geben Vadisi, nihayet resmiyet kazandı. Andırın Belediye Başkanı Ahmet Sinan Gökşen’in teklifiyle başlayan süreç, Kahramanmaraşlı Bakan Yardımcısı Abdulkadir Polat’ın bir yıllık özverili çalışmalarıyla sonuç verdi.
Geben Vadisi artık Türkiye’nin yeni milli parkı olarak doğaseverlere kapılarını açıyor.
Biyoçeşitlilikte Bir Hazine: 603 Bitki Türü, 83’ü Endemik
Tarım ve Orman Bakan Yardımcısı Abdulkadir Polat yaptığı açıklamada, Geben Vadisi’nin yalnızca görsel değil, bilimsel açıdan da büyük bir değere sahip olduğunu vurguladı. 20 hektarlık alan içinde yer alan milli park; İran-Turan, Akdeniz fitocoğrafik bölgeleri ile Anadolu Diagonali gibi önemli biyoçeşitlilik kuşaklarının kesişiminde yer alıyor. Bölgede yapılan araştırmalarda, 83’ü endemik olmak üzere toplam 603 bitki türü tespit edildi. Bunlar için “Tür Koruma Eylem Planı” ve “İzleme Çalışmaları” da başlatıldı.
Doğal ve Tarihi Zenginlikler Bir Arada
Milli park içerisinde yer alan Kayranlı Dağı, Kırksu Gözeleri, karstik yapısıyla dikkat çeken Karagöl, Kayranlı Kanyonu, Söğütovası Mağarası, Meryemçil Kalesi, Kızıl Kale, Roma Hamamı Yapıları ve Kaya Mezarları, parkın hem ekolojik hem de kültürel anlamda büyük potansiyele sahip olduğunu gösteriyor.
“Bu Eser Kahramanmaraş’ın”
Tarım ve Orman Bakan Yardımcısı Abdulkadir Polat, yaptığı açıklamada şunları söyledi:
“Geben Vadisi Milli Parkı, zengin flora ve faunasıyla yaban hayatının nadir bölgelerinden biridir. Asrın felaketi 6 Şubat depremlerinin ardından toparlanma süreci yaşayan şehrimizin motivasyonuna büyük katkı sağlayacağına inanıyorum. Sayın Cumhurbaşkanımıza, Sayın Bakanımıza, DKMP ve OGM çalışanlarına, yerel belediye başkanlarımıza ve bölge halkına emekleri için teşekkür ediyorum.”
“Yiğidi Vur, Hakkını Yeme”
Andırın Belediye Başkanı Ahmet Sinan Gökşen ise süreci başlatan isim olarak şu açıklamada bulundu:
“Teklif bizden çıktı, ancak süreci sahiplenip başarıya ulaştıran Tarım ve Orman Bakan Yardımcımız Sayın Abdulkadir Polat oldu. Bu eser onun emeğiyle hayat buldu. Atalarımızın dediği gibi: Yiğidi vur ama hakkını yeme! İlçemiz ve Kahramanmaraş adına kendisine gönülden teşekkür ediyoruz.”