Kır, pakette yer alması öngörülen infaz düzenlemelerinin, deprem kaynaklı suçları kapsamasının toplumda ciddi adalet sorunlarına yol açabileceğini ifade etti.
Deprem felaketinde yaşanan can kayıplarının basit bir hukuki dosya olarak görülemeyeceğini vurgulayan Baro Başkanı Kır, yıkılan binaların ardında ihmaller, denetimsizlikler ve açık kural ihlallerinin bulunduğunu belirtti.
Bu sürecin binlerce insanın hayatını kaybetmesine neden olduğunu hatırlatan Kır, yaşananların ardından toplumda güçlü bir adalet beklentisinin oluştuğunu dile getirdi.
Mehmet Kaan Kır, deprem dosyalarının genel af, ceza indirimi ya da erken tahliye gibi düzenlemelerle aynı çerçevede ele alınmasının kamu vicdanını zedeleyeceğine dikkat çekerek, “Deprem kaynaklı soruşturma ve davaların, infaz indirimi ve salıverme düzenlemelerinin tamamen dışında tutulması gerekir. Hukuk devletinin temel ilkeleri, hesap verebilirlik ve toplumsal güven açısından bu son derece önemlidir” ifadelerini kullandı.
Açıklamasında, deprem davalarının yalnızca hukuki bir süreçten ibaret olmadığını vurgulayan Kır, bu dosyaların yitirilen hayatların, parçalanan ailelerin ve yarım kalan umutların sembolü olduğunu belirtti.
Kahramanmaraş Barosu olarak hem depremde yakınlarını kaybeden vatandaşların hem de devam eden soruşturmalarda mağduriyet yaşayanların adalet arayışında yanlarında olduklarını kamuoyuna saygıyla duyurdu.
